Yarısı boştu // Half full
O zaman en uzun uçak yolculuğumdu. Kocaman bir Airbus’tı. Yarısı boştu.
Uyku uyanıklık arasında, hiç durmaksızın içerek onunla karşılaşacağım anı hayal etmeye çalışıyordum.
Ona neden aşık olduğumu hatırlamaya çalışıyordum.
Hatırlayamadım.
Takip eden günler hiç kolay değildi.
Sonrası daha da kötüydü.
Bir tane de bunun gibi teneke bukalemun olması lazım.
Herhalde o almış.
It was my longest flight so far.
I kept changing my seat in the half full Airbus.
I was chewing on the stuff I had managed to take on board and thinking real hard for hours in perfect isolation to be able to find out why I used to love her.
I couldn’t.
What followed was even worse.
I miss the 7up chameleon she removed from my shelf.
Bir Cevap Yazın